Ahmet Ağaoğlu: Kaybedilmiş hiçbir şey yok
Ağaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iki yıl önce göreve geldikleri zorlu sürecin ardından bugün takımın lig ve Ziraat Türkiye Kupası’nda hedefe yakın bir konuma geldiğini belirtti.
Galip geldikleri haftalarda olduğu gibi Aytemiz Alanyaspor maçını unutup önlerindeki maça odaklanacaklarını ifade eden Ağaoğlu, “Ligde önümüzde 6, Türkiye Kupası’nda da 1 final karşılaşmamız var. Bu takım bu maçların hepsini kazanacak güçte. Kaybedilmiş hiçbir şey yok.” diye konuştu.
Bordo-mavili taraftarların sakin olması gerektiğine dikkati çeken Ağaoğlu, şöyle devam etti:
“Taraftarın, yönetim başkan için demiyorum takıma inancını hiçbir şekilde kaybetmemesi gerekir. 10 gün içinde zorluk derecesi yüksek 3 deplasman maçı oynadık. 2 galibiyet, 1 beraberliğimiz var. 8 gol atıp 4 gol yemişiz. Bu takım mücadele ediyor. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Taraftarlarımız, umutsuzluğa kapılmasınlar. Enerjileri ve desteklerini takım üzerinden esirgemesinler. Takıma, hocaya inansınlar. Biz başkanından malzemecisine, aşçısına kadar bütün halinde bir aile olarak her şeyin en doğrusunu mükemmel şekilde yapmak için 24 saat uğraşıyoruz.”
Aytemiz Alanyaspor ile yaşanan olayların final maçına yansıyacağını zannetmediğini de vurgulayan Ağaoğlu, “Trabzonspor, büyük camiadır ufak tefek olaylarla etkilenecek veya oradaki gerginliği farklı boyutlara taşıyacak ne bir yönetim anlayışımız ne kulüp anlayışımız ne de camia anlayışımız var.” yorumumu yaptı.
“Hocaya inancım yüzde 100”
Ahmet Ağaoğlu, teknik direktör Hüseyin Çimşir’e yapılan eleştirilere de tepki göstererek, “Hocaya inancım, güvenim yüzde 100. Uğurcan’a, Türkmen’e (Hüseyin Türkmen), Abdulkadir’e, oyuncularımıza da hocaya da inancım tam.” şeklinde konuştu.
Trabzonspor’un kendi altyapısından hocalar yetiştirmek zorunda olduğunu anlatan Ağaoğlu, şunları söyledi:
“Bununla alakalı olarak farklı beklentileri olan insanların, bu yönetimin varlığı sürdüğü sürece o bekledikleri görüntüyü aksiyonu görmeleri mümkün değil. Ben hocayla 24 saat beraberim neredeyse. Ben şöyle söylüyorum; Türk futbolu çok iyi bir hoca kazanıyor. Sürekli belirli isimler üzerinde yürüyerek o alanı daraltmamız söz konusu değil. Çok iyi hocalarımız var, Türk futboluna yıllardır hizmet eden etmeye devam eden ama artık onların da yükünü hafifletecek genç yetenekli kabiliyetli gelişime açık hocalara ihtiyaç var. Barcelona’ya bakın, Zidan futbolu bırakalı kaç yıl oldu. Dışarı bakıldığında gıptayla bakıp alkışlıyoruz. Hüseyin hoca neyse Ahmet Ağaoğlu da o. Ben de altyapıdan yönetici olarak yetiştim. Kaç yıl önce bu kulüpte yöneticiydim. Altyapıdan futbolcu yönetici yetiştiriyorsunuz, altyapıdan hoca da yetiştirmelisiniz.”
Biraz geriye gittiklerinde Türkiye’nin önemli hocalarından biri ile 3 defa kulübün çalıştığını hatırlatan Ağaoğlu, “En sonunda kendisine ve yardımcılarına 13 milyon lira 14 Ağustos’ta saat 17.00’de ödemesek kulüp lisans alamıyordu. Tazminatı ödeyerek lisansı alma hakkını elde ettik. Bunları yaşadı kulüp. Kimsenin hocalığını da eleştirmiyorum. Biz bünyemize yapımıza uygun insanlarla çalışmak zorundayız. Eksikleri olabilir tamamlamak bizim görevimiz. Gelişime açık bir insan kulüp felsefesini benimsemiş insan. Bizim için ilk iki kriterde yerli yerine uyuyor. Gelişime ve yetişmeye açık insan kendisini tamamlar. 12 maçta mağlubiyeti olmayan takımı kupada finale taşımış şampiyonluk yarışı içinde şampiyonluğun en önemli adaylarından birisi olan saha içerisinde o düdük çalan arkadaş desteği olmadan kendi ayağıyla, gücüyle giden bir insandan bahsediyorsunuz.” değerlendirmesinde bulundu.