Kalamış’taki Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri’nde devam eden Yüksek Divan Kurulu toplantısında konuşan Ali Koç, tüm spor kulüpleri arasında en çok kendi sporcularının olimpiyatlarda olmasını umduğunu söyledi.
Fenerbahçe Divan Kurulu Toplantısı’na uygunsuz kıyafetle gelinmesini eleştiren Ali Koç, geçen sezonla ilgili şunları söyledi:
“Özlemimiz 9 seneye taşındı. Ama normal bir sene olsaydı geçen sene, baktığımız zaman aslında ‘başarılı’ diyebilirdik. Puan ortalamamız iyiydi. 122 gol attık resmi maçlarda. Geçtiğimizi 5 yılın şampiyonluk ortalamalarından daha yüksekti. Avrupa’da lider gittik son 16’ya. Sevilla’yı tek yenen takım bizdik. 10 sene alamadığımız kupayı aldık. Bu şekilde bakınca başarılı sayılırız. Ama şampiyonluk beklentisi, derbi performansı, her zaman erken şampiyon ilan edilmemiz, Dünya Kupası’na kadar Fenerbahçe DNA’sına yakışan futbol tarzı, vesaire vesaire, düşme hattındaki kulüplerle maçları kendi sahamızda kaybetmemiz neticesinde tabii başarısız bir sezon olarak adlandırılabilir. Şampiyonluk hasreti olmasa nispeten başarılı diyebilirdim.”
Koç’un Jesus ile “üçlü oynatma” diyaloğu
Şanslarının yaver gitmediğini de aktaran Koç, “Hocamızı (Vitor Pereira) alırken üçlü sistem oynatıyor diye yollarımızı ayırdık. Türkiye’de olmuyor üçlü sistem. Hayatında üçlü sistem oynamamış hocamız (Jorge Jesus) Dünya Kupası’ndan sonra en önemli maçlarda üçlü oynattı. En az puan aldığımız, en az gol attığımızı maçlar da bu maçlar oldu. Hocayla mülakat yaparken, ‘Üçlü oynatmıyorsun değil mi?’ diye sorduk, ‘Ben üçlü oynamam’ dedi. Sonra, ‘Niye oynatıyorsun?’ diye sorunca da, ‘Siz anlamıyorsunuz, ben üçlü oynatmıyorum’ yanıtını verdi. Bizim bahtımız.” ifadelerini kullandı.
Sıcak yaz döneminde yoğun çalışmalarının devam ettiğini ve yeni yapılanmada nispeten iyi transfer politikası izlediklerini vurgulayan Koç, “Plan dahilinde hareket ettik, edeceğiz de. İki üç tane nokta atışımız var. Önümüzdeki hafta içerisinde inşallah halledeceğiz. Ama şu ana kadar olumlu gidiyor diyebilirim.” diye konuştu.
“Yapmayın, özlemimiz çok daha uzun sürebilir”
Camia olarak herkesin taşıdığı sorumluluğun farkında olmasını rica eden ve tribünde gördüklerini eleştiren Başkan Koç, şu değerlendirmede bulundu:
“Bizim tribünde gördüklerimiz, yaşadıklarımız Fenerbahçe tarihimizle hiç bağdaşmıyor. Şartlar ne olursa olsun, çubuklu takım en iyi takımdır. Fenerbahçe hepimizindir. Kombine olmamasına tepki veriyorsunuz, stattaki rezaletlere tepki koydunuz mu? Sahip çıktınız mı camianıza? Bu sorumluluğun farkında olmamız lazım. Hep, ‘birlik olalım’ diyorum. Bir daha söyleyeceğim, son senemizde elimizden gelen her şeyi yapacağız. En ufak problemde kulübe hakaretler, komplo iddiaları yapmayın, tercih sizin ama yapmayın, özlemimiz çok daha uzun sürebilir. Zira her şeyin mubah olduğu tek konunun Fenerbahçe olduğu bir grup var. Bunlar varken biz birbirimizle mücadele ediyoruz. Ben görmüyorum taraftarı, yoğun şekilde hakları korurken. Sosyal medyada 1959 ile ilgili tarihsel mücadele verildiğini görmüyorum. Ama karşı taraf nasıl hareket ediyor görüyorsunuz. Kısaca birlik olmak durumundayız. Takıma, hocaya, Fenerbahçe’ye hep birlikte sahip çıkmak zorundayız.”
Fenerbahçelilerin negatif duygusu
Fenerbahçelilerin negatif duyguya bürünmesini eleştiren Koç, “En ufak olayı en yüksek reaksiyonla yaşar olduk, olumlu ve olumsuz anlamda. Bir maç kazanıyoruz her şey toz pembe, bir maç kaybediyoruz veya transfer gerçekleşmiyor, karalar bağlıyoruz, pozitif havayı kaybediyoruz. Bir transfer yaptık göklere çıktık. Bana mesajlar geldi, ‘Allah razı olsun’ diye. Sonra aynı kişiler, transfer olmadığı için ‘Allah belanızı versin’ yazıyor. Hadi geçtim, gençler, ergenler vesaire vesaire. Bu, farkında olun olmayın camianın damarlarına işlemeye başlamış, sendrom olmaya başlamış. Bindiğimiz dalı kesiyoruz.” görüşünü sundu.
TFF’nin 1959 ile ilgili komisyon kurulması kararını doğru bir karar olarak gördüklerini ve en kısa zamanda çalışmaların başlamasını beklediklerini de dile getiren Koç, “Aksi taktirde tartışmalar gereksiz devam edecektir. Derinlemesine izlemek, tarihi gerçekleri derinlemesine ortaya çıkarmaktır yapılması gereken. Bizden ne istenirse memnuniyetle sunmaya hazırız. Bu konunun bizim için net tanımı şudur; Türk coğrafyasında 1959’dan önce futbol oynanıyordu ya da oynanmıyordu, buna kara versinler. ‘Üç puanlı sistemden sonra iki puan sistemli şampiyonluklar sayılmıyor’ demekten hiç farkı yok.” şeklinde konuştu.
“Bize göre bu Galatasaray-Fenerbahçe kavgası değildir”
Komisyon kurulması kararıyla ilgili, muhtelif kişilerin topyekun açıklama yarışına girdikleri, ilgili mercilere baskı yaparak üstünlük mücadelesine giriştikleri ve hiç soruşturulmayacak konuların bile sosyal medya tepkisi sonrası mahkemelere taşındığına dikkati çeken Koç, şöyle devam etti:
“Ülke çapında bu hale geldik . Biz hakkımızın peşindeyiz kısacası. Tarihimizin, efsanelerimizin sahada akıttıkları terlerin, emeklerinin peşindeyiz. Kısacası bu. Türk futbolunun tarihi söz konusu. Sadece Fenerbahçe değil. Göreceksiniz başka takımlar da çıkacak. Beşiktaş’ın da 5 şampiyonluğu var. Göztepe var. Göreceksiniz. Bize göre bu Galatasaray-Fenerbahçe kavgası değildir. Kabul edenlerle etmeyenlerin hukuki zeminde tartışacakları bir konudur. Hakkımızı gasp etmeye çalışanlarla, hegemonyalarını devam ettirmeye çalışanlarla da anladıkları dilden, hukuki etmenlerle her türlü mücadeleyi vereceğiz. İnanıyoruz ki TFF de baskı altında kalmadan kararını verecektir. ‘Biz ayrıcalık değil adalet istiyoruz’ diyenler var güya. Geçen sezon, ‘Suç mahalline giden katildir’ dediler. Komisyon kararı açıklanır açıklanmaz, parayla satın aldıkları medya mensuplarından, sosyal medya trollerinden, Youtube’deki abidik gubidik adamlarıyla neler yaptılar görüyorsunuz. O yüzden uyanın, tehlikenin farkında olun. İftira atılıyor. Doğru olan, doğruluğunu ispatlamak zorunda kalıyor. Silkelenin, kendinize gelin arkadaşlar..
Bu iş açıklanır açıklamaz ilk topa girenler onlar. Sanki onlardan başka kimse yok futbolun hakkını koruyacak. Yine panik içindeler. Çünkü bir tek şampiyonlukları var. Biz işin parasında değiliz. Şampiyonluk primleri tartışması çıktı. Şu an zaten çerez parasına döndü yayın gelirleri. Biz işin parasında değiliz. ‘Niye para kısmını koydunuz?’ diyebilirler. Niye biliyor musunuz, bunun yurt dışı ayağı var. Ama bizim için öncelik değil.”
“Haklılığımız anlaşılacak, endişe sardı onları”
Karşı çıkan camianın, kararla ilgili tüm lobileriyle, uzantılarıyla, olağanüstü yalanlarla, yanlış bilgilerle, medyada algı yaptığını savunan Koç, “Geçmişte başvurumuz reddedilmişmiş. Hakikaten o seviyeye gelmek, kulüp başkanının bu kadar bilgisiz olması mümkün değil. Dünyadan bihaber de olamaz. Dolayısıyla birileri yanlış bilgilendiriyor. Ya da onlar bilerek kamuoyunu yanlış bilgilendiriyor. Buna inanmak istemiyorum. Etki altına almaya çalışıyorlar kurumları. Tarihi gerçekler, hukuki gerçekler üzerinde tartışma dururken, hiç tartışılmasın istiyorlar, usulen kesip atıyorlar. Niye? Esasa girildiğinde ne kadar haklı olduğumuz anlaşılacak. Bu sebeple endişe sardı onları. Bu sebeple karşımıza çıkıyorlar.” diye konuştu.
Fenerbahçe Koleji
Fenerbahçe Koleji için Aziz Yıldırım’ın ödeme yapacağını kaydeden Koç, “Aziz Yıldırım ’50 milyon dolar’ dedi heyecanlandık. Bize müthiş oksijen olurdu. Başkanın eğitime önem verdiğini veya önem vermediğini biliyorum. Üniversitenin ne hale olduğunu bildiğim için. Ama eğitim aşkı kabardı. Allah razı olsun. Her türlü fırsatçı yaklaşıma razıyız. Mektup yazdı, koleji yeniden üstlenebileceğini ifade etti. Allah razı olsun öncelikle. Ana binayı yıkıp yapacaklar. “ dedi.
“Umut insanın yakıtıdır. Umutsuz insan, zor yaşar.” diyen Koç, depremde zarar görenlere konteynır yardımıyla ilgili de çocukların yüzlerinin gülmesini görmenin paha biçilemez bir tecrübe olduğunu ve ellerini taşın altına koyan herkese teşekkür ettiğini de sözlerine ekledi.
