Fenerbahçe

Ali Koç: Bielsa seviyesinde hoca bakıyoruz

FB TV’de yayımlanan programda basın mensuplarıyla bir araya gelen Ali Koç, Emre Belözoğlu, yeni teknik direktör, transfer, hakem tartışmaları, şampiyonluk sayıları, yeni projeler ve hedefleriyle ilgili detaylı açıklamalar yaptı.

Geride kalan görev süresinin özeleştirini de yapan Koç’un basın toplantsı yaklaşık 3.5 saat sürdü.

Kendilerine yönelik maniplasyon yapıldığını kaydeden Koç, ‘‘Yok Nisan ayında şampiyon, yok Zorlu sezonu, yok efendim Dilmen-Tatlı sezonları. Sonuca bakıyoruz. Sonuç ortada. Dillendirenler ortada yok. Bu normalleşti. Norm haline geldi. ‘Sistemi değiştiremiyorsan kendini değiştireceksin demiştim’ Biz eski köye yeni adet getirmeye çalışıyoruz. Ortamı germeden, adil rekabetle, centilmenlikle, birlik beraberlikle, yapıcılıkla mücadele etmeye çalıştık. Saf ve dürüst olmayı manipülasyoncu olmaya tercih ederim.” dedi.

“Hoca konusunda arzuladığımız kan uyuşmasını yakalayamadık”

Başkanlık görevine gelmeden önce, teknik adam konusunda istikrar istediğini ancak yaşananların buna engel olduğunu anlatan Ali Koç, “Ne yazık ki hoca konusunda hedeflediğimiz ve arzuladığımız kan uyuşmasını henüz yakalayamadık. İstikrar sağlandığı takdirde başarının gelmesi daha kolay oluyor. Değişiklikler oldukça takım sinerjisinden sahadaki futbola ve neticelere kadar her şey etkileniyor. Biz de aynı hoca ile devam etmeyi isterdik ama olmadı. Hedefimiz doğruydu ama gerçekler istediğimiz gibi olmadı.” diye konuştu.

“Emre Belözoğlu’na müteşekkirim”

“Emre Belözoğlu’na müteşekkirim” diyen başkan Koç, “Kendisine bugüne kadar yaptığı tüm hizmetler için teşekkür ediyorum. Kendisinden ne istediysek saf duygularla, elinden geleninin en iyisini yaparak, yoğun mesailer harcayarak, hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan, zamanı geldiğinde kendi cebinden de bazı ihtiyaçları karşılayarak, elini taşın altına koydu.” ifadelerini kullandı.

Ali Koç, Emre Belözoğlu’nun kısa süreçte kaptanlık, sportif direktörlük ve teknik adamlık yaptığını hatırlatarak, şöyle devam etti:

“Emre, sportif direktör olarak bence beklentinin çok üstünde bir performans sergiledi. Yaptığımız transferlerde yanlışlık olabilir ama süreç yönetimi, bağlantılar ve temaslar ile kısıtlı imkanlarımıza rağmen gelmesi mümkün olmayan isimlerin gelmesinin sağlaması, harcama limitine uyulması açısından büyük artılar getirdi. Sonra kendisini teknik direktör olarak buldu. En büyük hayali ileride teknik direktör olmak olan bir insanın bu riski alma mecburiyeti yoktu. Son derece riskli bir göreve soyundu. Bir saniye düşünmedi. O geldikten sonra 10 maçlık periyotta 23 puan aldı. Aynı periyotta Erol hoca 21 veya 22 puan almıştı. Ancak futbol, Fenerbahçelilerin beklentisine çok daha yakın bir seviyedeydi. Şampiyonluğu Sivasspor maçında kaçırdık. Kendisinden ne istendiyse, beklendiyse, elinden geleni yaptı.”

Teknik adam konusunda 3 alternatif…

Teknik adam konusunda 3 alternatifleri olduğunu vurgulayan Ali Koç, “Bunlardan biri Emre ile devam etmek, ikincisi yabancı teknik direktör altında Emre’nin olduğu bir yapı, üçüncüsü de yepyeni yabancı bir teknik ekip. Mevcut şartlar, Türk tek ismin Emre Belözoğlu olacağını gösteriyor. Bize göre 5-10 yıl içinde Türkiye’nin açık ara en iyi teknik direktörü Emre Belözoğlu olacak. Ancak bugün tecrübe çok önemli. 2-3 sene şampiyon olsaydık öyle bir riske girme imkanımız olurdu. Ancak içinde bulunduğumuz durumda bu tercihi yapmanın bizim için çok büyük risk, Emre (Belözoğlu) için de haksızlık olacağını düşünüyoruz. Belli bir süredir şampiyonluk yok. Fenerbahçe’de her zaman baskı var. Onu da riske atmamak adına bu tercihi yaparak, Emre ile konuştuk. Emre düşünmek için zaman istedi. Çok sıcak baktığını söyleyemem ve onu da anlayışla karşılıyorum.” şeklinde görüş belirtti.

Futbol takımıyla ilgili çalışmaların devam ettiğini dile getiren Koç, “İnşallah hepimiz açısından en hayırlı kararı vermiş oluruz. Sonuç ne olursa olsun Emre Belözoğlu bugün olmasa da yarın bu kulübe çok büyük hizmetler yapmaya devam edecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

Seçim ne zaman?

Öte yandan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle pazar günleri sokağa çıkma yasağının sürdüğünü hatırlatan Ali Koç, 12-13 Haziran için duyurulan seçim tarihinde 13 Haziran’ın pazar gününe denk geldiğini belirtti. Koç, oy kullanacak üyeler için izin almaya çalışacaklarını ancak bunun zor göründüğünü aktardı.

Sarı-lacivertli kulübün başkanı, izin alınamaması durumunda seçimin ertelenebileceğini, yeni tarihin de 25 Haziran Cuma ve 26 Haziran Cumartesi olacağını kaydetti.

”Yeni teknik direktör en geç kampa yetişecek”

Ali Koç, Fenerbahçe’nin yeni teknik direktörünün en geç kampta olması gerektiğini anlatarak, “Planlamayı da teknik direktörle yapacağımıza göre ne kadar erken olursa o kadar bizim avantajımıza. Bilhassa yollarımızı ayıracağımız futbolcular konusunda şimdiden harekete geçmek durumundayız. Teknik direktör konusundaki arzum yarın gerçekleşmesi, tahminim haziran ayının üçüncü haftasına kadar. Tespit ettiğimiz isimler, yapacağımız görüşmeler haziranın üçüncü haftasına kadar gider. Bu sefer nasıl bir futbol oynatmak istediğimizi, disiplin açısından nasıl bir hoca olmasını istediğimizi, gençler açısından nasıl bir hoca olmasını istediğimizi, hocanın kariyerinde nelerin olması gerektiğini belirleyip ona göre bir liste çıkartıyoruz. Tercihimiz, arzumuz ve odaklandığımız daha çok Portekiz, Alman ekolü üzerinde.” diye konuştu.

”Bielsa seviyesinde hoca bakıyoruz”

Ali Koç, sarı-lacivertli takımda görev yapması için görüşülen teknik direktörler arasında Marcelo Bielsa’nın olmadığını belirterek, “Bielsa çok ifade edilen hoca fakat kendisiyle henüz bir temas olmadı. Kalibre olarak onun seviyesindekilere bakıyoruz.” dedi.

“Yönetim kurulunda değişiklikler olacak”

Koç, yeni dönemde yönetim kurulunda bazı değişiklikler olacağını dile getirerek, “Bu dönemde hem Fenerbahçe camiasını daha fazla kapsayabilecek hem Fenerbahçe’nin ihtiyaçları çerçevesinde katma değer sağlayabilecek bir değişiklik olacak. Zaten 4 kişinin yerini doldurmamız gerekiyor. 10-11 kişi değişecektir diye tahmin ediyorum.” ifadelerini kullandı.

“Hayal ettiğimiz Fenerbahçe, futbol olarak algılanıyor. Orada sınıfta kaldık”

Geride kalan üç yıllık görev sürelerinin özellikle futbolda istedikleri gibi geçmediğini aktaran Koç, şunları kaydetti:

“Hayal ettiğimiz Fenerbahçe, futbol olarak algılanıyor. Orada sınıfta kaldık. Ancak hayal ettiğimiz Fenerbahçe sadece futbolda şampiyonluk düşünen bir yapı değildi. Kurumsal, finansal, dijitalleşme, olimpik branşlar ve futbolda başarılı bir Fenerbahçe’ydi. Futbolda beklemediğimiz, tahmin etmediğimiz derecede attığımız adımlar ve aldığımız kararlar istediğimiz sonuçları vermedi. Aksini savunmak yanlışlık olur. Bu sene şampiyonluğu Sivasspor maçında kaybettik. Bizim 14-15 puanımız gitti, yapılanlara rağmen şampiyonluk şansını buralara getirdik. Bizim futbolcularımız kaybetti. Belki yeterince inanamadık ama diğer unsurlar olmasaydı bu iş Sivasspor maçına kalmazdı. Üçüncü senede kurduğumuz takımla, yaptığımız yaklaşımla ve aldığımız tüm sonuçlarla şampiyon olabilseydik arka arkaya zincirleme bir şekilde işler rayına oturacaktı. Şampiyon olamamamız bize büyük bir maddi hasar verdi. İleriye dönük olarak futbolda inancım, bu sene futbolun rengi sarı lacivert olacağı.”

“4 ya da 5 nokta atışı transfer yapacağız”

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, kadrolarını büyük oranda oluşturduklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bizim takımımızın artık önceki 2 sezonda olduğu gibi baştan kurgulanmaya ihtiyacı yok. Yüzde 70’i hazır. Belki reddedemeyeceğimiz teklifler alacağız. Şu an elden çıkarmak adına kafamızda olmayan oyunculara teklifler olabilir. Gelmediği takdirde bizi şampiyonluğa götürecek, takımın belkemiği olacağını düşündüğümüz oyunculara kolay kolay bir hamle yapmayacağız. Bunun üstüne 4 ya da 5 nokta atışı transfer yapacağız. En az 1 stoper, 1 kanat, 2 forvet, belki de sağ veya sol bek transferi yapacağız. Bu sene yine 15 milyon avroluk satışımız olabilir. Bizi şampiyon yapacağına inandığımız kadro bence şu an elimizde. Dediğim dokunuşları yapıp elden çıkaracağımız oyuncuları çıkardığımız takdirde Fenerbahçelilerin gurur duyacağı, 1-2 sene arka arkaya şampiyonluğu getirecek yapılanmamız hazır.”

“Benim istediğim Samandıra havasını, disiplinini sağlayamadık”

Bu sezon tam takım olamadıkları için şampiyonluğu kaybettiklerini aktaran Koç, “Bana göre biz üç senedir benim istediğim Samandıra havasını, disiplinini sağlayamadık. Onun için takım olmamızda, aile ortamını sağlamamızda olumsuz unsur olduğunu düşündüğümüz bazı kişilerle de yollarımızı ayıracağız. Bu çalışan da olur futbolcu da olur. Artık benim hiçbir tahammülüm yok. O futbolcu Sivasspor maçına çıktığı zaman kupa almak için ölecek. O bilince sahip futbolculara sahip olmamız lazım. Var ama olmayan da var. Ben bunu kafaya taktım.” değerlendirmesinde bulundu.

“Sportif direktörlük müessesesine hala inanıyorum”

Sportif direktörlük müessesesine inancını kaybetmediğini anlatan Koç, “Sportif direktörlük müessesesine hala inanıyorum. Yani bir genel müdür kıvamında futbola bakan ama sahayla alakası olmayan bir kişi ve departmana ihtiyaç var. Sportif direktörlük müessesesinin devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Ancak şunu da gördük, iki patron olayı da olabiliyor. Kültürümüz gereği belki tam oturtamadık. Ama idari anlamda futbolun başında biri olacak. Emre Belözoğlu olacak diye düşünebilirsiniz, Emre’nin gönlünde yatan hoca olmak. O yüzden en son sportif direktörü düşünüp atamasını yapacağız.” şeklinde görüş belirtti.

Ali Koç, daha önce Fenerbahçe’de iki dönem başkanlık yapmamak istediğini söylediğini hatırlatarak, “İnşallah üçüncü dönem olmaz. Olursa da iyi şeyler oluyor demektir. Bununla beraber bence Fenerbahçe Kulübü Başkanlığı’nın üç dönemden fazla olmaması gerekir. Mümkünse de dörder yıldan üç dönem olması gerekir. Biz bunu tüzükle getireceğiz. Onaylanır onaylanmaz.” diye konuştu.

“TFF, transfer limitlerinde yeni bir düzenleme yapmalı”

Türkiye Futbol Federasyonunun (TFF) transfer limitlerinde yeni bir düzenleme yapması gerektiğini söyleyen Koç, “15 milyon euroluk bir satış bekliyoruz. Halihazırda 6 milyonluk bir teklif var, isim vermeyeceğim. Ozan, Altay, Pelkas gibi oyunculara öyle bir teklif gelir ki 20-25 milyon euro olur. Sattığınızın üçte biri limite yansıyor. Ekonomik şartların aleyhte gelişmesinden dolayı bu sezon satışları belki bire bir alırlar. Bu limitlerin düzelmesi lazım. Pek çok sektör pandemiden etkilendi. En çok etkilenenlerden biri ve hiçbir destek almayan sektör de futbol oldu. Aşıların bile parasını kulüpler verdi. Satışlar bu sene çok önemli. Bu sene hepimizin maliyetleri yüzde 20 indirmemiz lazım.” değerlendirmesinde bulundu.

“Derdimiz paranız, yıldızınız değil, hakkımız”

Sarı-lacivertli kulübün başkanı, 1959 öncesi şampiyonlukların sayılması ile ilgili olarak ise şunları kaydetti:

“Fenerbahçe çok basit, yalın ve net verilerle, bilgilere, tarihi gerekçelere dayanarak bir talepte bulunuyor. Diyor ki TFF’ye, 1959 yılına kadar federasyonun düzenlediği ulusal turnuvaların sayılmasını istiyoruz. Türkiye Futbol Birinciliği, Milli Küme, Federasyon Kupası adı altında düzenlenen turnuvalar var. Beşiktaş’ın iki şampiyonluğu o dönemden. İki puanlı sistem, üç puanlı sistem diye ayrım yapılıyor. Belki yarın yapay zekalı hakemler olacak. Eski hakemlerin olduğu ligler sayılmaz mı denecek? Yok böyle mantık. Biz federasyonun kendi tarihine, cumhuriyet tarihine sahip çıkmasını talep ediyoruz. Bunu da çok güçlü argümanlarla destekleyerek ‘Hakkımızı verin.’ diyoruz. Bunu da 6 kulüple yapıyoruz. Buna karşı gelenler oluyor. Panik havasındalar. Rahat olun, derdimiz paranız, yıldızınız değil, hakkımız. Tarihin resmi şekilde kabul edilmesi. Zaten bundan sonra yıldız da takmayacağız.

İtalya, Avusturya ne yapmış bakın. Almanya, Bundesliga sonrasına yıldız veriyor ama diğerlerini sayıyor. Bunlar ulusal değil diyorsun ama kendi yayın organlarında kendi şampiyonluklarını gösteriyorsun. Federasyon kimin gözünün içine bakacak, onu üzmeyim bunu üzmeyim diye mi düşünecek ne yapacak bilmiyorum. Cesur karar alabilen, yapısal dönüşümler yapabilen bir federasyon olsa o kadar endişeli olmam. Hakkımızı verin, ne fazlasını ne azını istiyoruz. İki şampiyonluğu Beşiktaş’a kılıf uydurup vermişsin. 1959 sonrası şampiyonlukların sayılmasına karar veren ekibe bakın. Bu kararı veren insanlar kim, TFF Başkanı kim, nereye aidiyetleri var onlara bakın. 36 sene boyunca düzenlenen liglerin şampiyonlukları kesinlikle sayılmalıdır.

Çıkalım bir yayına herkes kendi tezini savunsun, ülkemizi aydınlatalım. Siz beni ikna ederseniz elinizi sıkarız. Türk futbolu kazanır. Dostluğumuza da katkı sağlar. Seviyeli, katma değerli tartışmalar yaparsak çıkalım konuşalım. Bu bir hodri meydan değil. Son derece makul bir talep. Kendi yayın organında Türkiye şampiyonluğu diyorsun, başkasına değil diyorsun. Bu çelişkilerden uzaklaşmamız lazım. TFF karar vermeden önce komisyon bizi çağırmalı, görüşlerimiz alınmalı. Karşı gelenleri de çağıracaksın, bizleri tartıştıracaksın. Bundan güzel ne olabilir. 3 Temmuz’da bize yapılan kumpas sonrası kaybettiklerimizi daha helalleşmedik. Hala belimizi doğrultamadık. Fersah fersah öndeydik. Burada hakkımız var, emsaller var, tarih var, her şey var. Orada hakkımızı vermeyin. Burada hakkımızı vermeyin. Zaten sahada hakkımızı yiyorsunuz. Denizli’de kaybettiğimiz şampiyonluk başka ülkede olsa o maç biter miydi? Artık hakkımızı yemeye devam etmeyin. Hakkımızı verin.”

Kendisi ile ilgili özeleştiri yapan Koç, “İlk senemde bu kadar radikal değişikliği bir anda yapmazdım. Yapısal sorunlara odaklanırdım. İlk senenin beklenmedik, olağanüstü garip neticelere sebebiyet vermesi bütün konsantrasyonumuzu diğer konulardan aldı futbola soktu ve zaman kaybettik. Düşüncelerimiz doğruydu, uygulamamız yeterli olmadı.” dedi.

Futbol yönetimine kırık not: 10 üzerinden 5

Geride kalan görev süresini puanlayan Ali Koç, futbol yönetimine 10 üzerinden 5 puan verdi.

Sportif başarıyı 3 kalemde notlayan Koç, “Futbola 10 üzerinden 5, voleybol ve basketbola 10 üzerinden 7, diğer branşlara 10 üzerinden 8 veriyorum. Ekonomide mali bağımsızlık anlamında gidecek çok yolumuz var. Bu, 10 üzerinden 6, yeni gelir yaratma 9, maliyetleri düşürmek ve tasarruf etmeye 6 veriyorum. Kendime en kızdığım nokta bu. Geldiğimiz günden itibaren bütün şeyleri sıkacaktık ama yapmadık.” diye konuştu.

 “Camiaya hak ettiği günleri getirmeden bu görevi bırakmam”

Kendisine hiç “Benim burada ne işim var?” diye sorup sormadığının sorulması üzerine sarı-lacivertli kulübün başkanı, “Benim burada işim var. Küçükken beni Fenerbahçeli yapmışlar. Ben de sadakat duygusu çok yüksek olan birisiyim. Beni burada tutan sebep, sanılandan çok daha kuvvetli ve dirençli biri olmam.  Tarihi seçimi kazanmanın faydasını camiaya gösterme zamanı geldi. Yaptıklarımızın meyvesini toplamanın tam zamanı. Kolay kolay pes edecek biri değilim. En çok pes edilecek durumlarda kuvvetim ortaya çıkar. Beni bu camianın başında görmek isteyenlere hak ettiği günleri yaşatmadan burayı bırakmam. Seçimde kaybedersem yapacak bir şey yok.” ifadelerini kullandı.

Ali Koç’un öne çıkan diğer açıklamaları ise şöyle…

“Kadın futbol takımı kuracağız”

“Fenerbahçe şu an öncelikli planlama kadın futbol. Gündemde Espor var, 1907 Derneği onu götürüyor. Bir de seçim zamanı söylediğim engelli sporlar var. Bu 3 şube için izin isteyeceğiz. Bunları finansmanını 3 yıllık sağlayabilirsek hayata geçireceğiz”

“Yayıncıyla sıkıntılar var”

“Yayıncıyla müthiş sıkıntılar var, çözülemiyor. İndirim indirim indirim sonu yok. 1 tane şirket çıkıp Türk futbolunu parmağında çeviriyor. Hiçbir şartnameye uymuyor. Herkesin paraya sıkıştığı anda ödemiyor.”

“Tüm takımlar hakem performansından şikayetçi”

“TFF’den adil rekabet ve futbolun yapısal sorunlarına çözüm getirecek bir ortam istiyoruz. Tüm takımlar hakem performansından şikayetçi. Fenerbahçe’ye has bir şey değil. Şu olgudan uzak durmalı, ‘Herkes şikayet ediyorsa biz doğru yapıyoruz’ falan. Yok öyle bir şey. Kurullar… Dikkatle dinleyin diyeceklerimi. Bugün hakem atamalarında, hakem puanlandırmalarında yapılış şeklinde ve süreçlerinde, ilgili kişilerde büyük bir sıkıntı var. Çok büyük bir sıkıntı var. MHK, bir hakemin ismi Ali Koç diye atayan adamı işten aldı. Komik geliyor bana. Böyle bir şey olmamıştır dedim. Fenerbahçe altyapı maçına hakem atayanı görevden aldılar, neler yaparlar diyor. Bu adam zaten öncesinde 4 tane maçımıza atanmış. Hakem bunu kafaya yazıyor.”

“Niye o hakemi bir daha veriyorsun?

“Alanya maçında kural hatası var diye itiraz yapmıştım, niye o hakemi bir daha veriyorsun. Araştırmada bu konu. Etik olarak yapmaman lazım. Ne mesajı veriyorsun! Atayanlara göre hakemler mesaj alıyor. Nasıl yönetmesine göre mesaj alıyor.”

Buradan sesleniyorum MHK’ye”

“Metin Tokat hakem atamalarında olamaz arkadaş, o-la.maz! Olmamalı. Hepiniz bu arkadaşın geçmişini biliyorsunuz. Göz göre göre bu hatayı yapıyor, göz göre göre! Buradan sesleniyorum MHK’ye.”

“Malatyaspor – Fenerbahçe maçının son dakikasında penaltımız verilmiyor. İsyan edilmiyor. Forma değiştiriyor, kakara kikiri. Bu değişecek. Anti-Fenerbahçeliler’in bile penaltı dediği pozisyona adam vermedi penaltıyı. 3 gün sonra maça atandı.”

MHK, bütün maçların VAR konuşmalarını incelemeli”

“Sorun Serdar Tatlı’ya. Fenerbahçe – Galatasaray maçında Ozan Tufan’ın golü. Çağırın 2’şer kişi iki takımdan. Koyun bir odaya, gösterin VAR konuşmalarını…Türkiye’de futbolun kaderini belirleyen kurumun performans analizi yok ya, performans kriteri yok. Sonra TFF Başkanı, ‘Çok memnunum’ diyor! Şampiyonlar Ligi finali de burada olacaktı, gördük…MHK, bütün maçların VAR konuşmalarını incelemeli. Avrupa’da böyle. Burada sadece kritik pozisyonları dinleyip inceliyor. Bütün VAR konuşmaları incelenmeli, kayda geçmeli.”

 “Fenerbahçe, en çok Türk oynatan ikinci kulüp”

“Yabancı sayısı açısından Fenerbahçe, en çok Türk oynatan ikinci kulüp. Biz planlarımızı 2 senedir ifade edilen yabancı sayısını indirme üzerine kurmuşuz, hazırlamışız. Biz buna göre planlama yaptık. Ancak yine eski sistem devam edecek.”

“7 sene bir şey değil, diğerlerinden biri 14, biri 15 sene yaşadı”

“Fenerbahçe’nin DNA’sı iliklerine kadar başarıdır. 7 sene bir şey değil, diğerlerinden biri 14, biri 15 sene yaşadı. Allah bizi ondan korusun. Fenerbahçe’nin DNA’sında başarı, öncülük, önderlik var. Dolayısıyla bir baskı yaratıyor. Ancak bir kırılma yaratmıyor.”

“Frey’i 3 takım istiyor”

“İsviçre’den Frey’i isteyen 3 kulüp var.”

“Bu kısır döngüyü kıracak hoca arıyoruz”

Fenerbahçe baskın oynar, hakim oynar. Geride bekle falan, bazı maçlar olur ama büyük resimde atak oynamalı. Bunu yaparken de en az 2 tane genç oynatacak cesarette, kalibrede hoca lazım….’Fenerbahçe şampiyon olmak istiyor, olmalı, gençleri oynatamazsın şu an’ diyorlar ama bu kısır döngüyü kırmalı, kıracak hoca arıyoruz. Portekizli hocalar daha kreatif, Almanlar daha disiplinli. İkisine de ihtiyacımız var. Hem daha disiplinli, hem daha kreatif olmalı.”

“612’den 516’ya indi borçlar”

“612’den 516’ya indi borçlar. Bizim koyduğumuz rakamlar gemiyi yüzdürdü. Size bir kez daha söylüyorum. 1 sene daha geç gelmeliydik, yanlış zamanda geldik. 6 ay içinde kral çıplaktı, neyin ne olacağını görecektik.”

Fenerbahçe Kulubü Başkanı Ali Koç’un basın toplantısı, yaklaşık 3,5 saat sürdü.

Etiketler
İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı