Geçtiğimiz hafta hiç de fena olmayan bir oyun oynasa da sürpriz bir şeklide kendi evinde Baskonia’ya kaybeden Anadolu Efes; bu hafta kendi evinde devam eden şanssızlık serisini kırmak adına normalde 5. haftada oynanması gereken ancak konuk ekibin pandemi nedeniyle yeterli sayıda oyuncu çıkaramaması nedeniyle bu haftaya ertelenen maçta Fransız temsilcisi Asvel ile karşı karşıya geldi.
NBA efsanelerinden Tony Parker’ın başkanlığını üstlendiği Lyon temsilcisi Asvel bildiğimiz üzere 2 senedir Türk Hava Yolları Avrupa Ligi lisansına sahip. Siyah beyazlı ekip özellikle geçtiğimiz son 2 haftada göstermiş olduğu performans ile dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Ligi domine eden Türk Hava Yolları Avrupa Ligi’nin favorilerinden olan Barcelona’yı 2 hasta önce ezici bir üstünlükle geçen Asvel son maçta da bir diğer İspanyol ekibi Real Madrid’e karşı maçı uzun süre önde götürmüş olsa da son anlarda rakibini elinden kaçırmıştı.
Bugüne dönecek olursak Krunoslav Simon dışında eksiği olmayan temsilcimiz maça favori olarak çıktı. İlk çeyreğe geçtiğimiz sezonu Türk Telekom’da geçiren ve ligimizin en dominant ve sempatik oyuncularından olmayı başaran pivot Moustapha Fall’un pota altındaki etkili oyunuyla başlayan Asvel, aynı zamanda üçlük çizgisinin gerisinden de Fransız skorer Antonie Diot’dan istediği sayıları bulunca temsilcimize karşı oyun üstünlüğünü henüz ilk çeyreğin başında hissettirmeyi başardı. Bu andan itibaren lacivert beyazlı ekibimiz pota altında Dunston ile savunmayı sertleştirse de bu sorunu Kahudi ve Amine‘nin dış atışlarıyla çözmeyi başaran Asvel farkı korumayı başardı ve ilk çeyreği 6-7 sayı fark bandında sürdürdü. Çeyreğin sonlarında Shane Larkin’in klasik birebirleri ile sayılar bulsak da konuk ekip ilk periyodu 6 sayı farkla önde bitirmeyi başardı.
Anadolu Efes, Tibor Pleiss’le özüne döndü
İkinci çeyrekte ise ilk çeyreğin aksine bambaşka bir Anadolu Efes vardı. Son haftaların formda ismi Tibor Pleiss’i oyuna alarak kendi orijinal karakteri olan içeride ikili oyun- dışarıda üçlük tehdidi üzerinden rakip takımı bozmayı başaran temsilcimiz çeyreğin ilk 4 dakikasında farkı eşitlemeyi başardı. İçeride yaptığı baskılı savunma ile rakibi üçlüğe zorlayan temsilcimiz ; Asvel’in zorlama şutları sayıya çevirememesi ile farkı bir anda açmayı başardı ve çeyreği bitimine son 1 dakika kala farkı 10 sayıya kadar çıkardı. İlk yarının son dakikasında Fall ve Amine Noua ‘nın birebirleri ile sayılar bulan konuk ekibe karşı temsilcimiz ilk yarıyı 6 sayı önde kapattı.
İkinci yarıya takımın 2 hızlı ayağa sahip oyuncusu Shane Larkin ve James Anderson’ın birebirleri ile iyi başlayan temsilcimiz bir buçuk dakika içinde farkı tekrar çift hanelere çıkarmayı başardı. Periyodun bu anından itibaren her iki takımda oyun anlamında birbirine üstünlük sağlayamadı. Norris Cole‘un dış atışları ve penetrelerine Micic ve Larkin’in sayılarıyla yanıt veren ev sahibi ekip, üçüncü çeyreğin son 3 dakikasına kadar farkı çift hanelerde tutmayı başardı. Çeyreğin son 3 dakikasında konuk ekibin aldığı mola maalesef sonuç verdi. Pota altında yaptığı bloklarla takımın ve oyunun yıldızlarından Kevarrius Hayes takımımız adına adeta pota altını kararttı ve savunmadaki bu etkiyi hücumda da Antonie Diot ve Howard ‘ın üstüste bulduğu dış atışlarla konuk ekip farkı bir anda indirmeyi başardı ve son çeyreğe girerken Asvel farkı 4 sayıya kadar indirmiş oldu.
Son periyoda Adrien Moerman etkisi
Maçın karar periyoduna daha hızlı başlayan konuk ekip oldu. Henüz çeyreğin başında günün formda isimlerinden William Howard ve David Lighty’nin bulduğu üçlüklerle uzun süre sonra öne geçmeyi başaran siyah beyazlı ekip; savunmada da bu anlarda hata yapmadı. Takımımızın skor anlamında liderleri olan Micic ve Larkin üzerine sıkıştırma savunması yapan konuk ekip hücumda da istediği sayıları bulmayı başardı ve fark maçın bitimine üç buçuk dakika kala 6 sayıya kadar çıktı. Bu kriz anında yerinde bir mola alan koç Ergin Ataman bu kilidi çözmek adına Adrien Moerman’ı sahaya sürdü. Bulduğu sayılar ile takımını rahatlatmayı başaran Fransız 4 numara Adrien Moerman maçın bu kritik bölümünde takımımızı ayakta tutan isim oldu. Bu andan itibaren agresif savunma ile rakibi bozmayı başaran lacivert beyazlı temsilcimiz, Micic ve Larkin’den de sayı katkısı almayı başardı ve maçın bitimine bir buçuk dakika kala ekibimiz yeniden öne geçmeyi başardı. Çok ilginçtir ki son hücumlarda iyi savunma yapan biz değildik ancak şans bizden yanaydı. Çok kritik iki üçlüğü değerlendiremeyen konuk ekip olası bir sürpriz fırsatını da böylece tepmiş oldu ve temsilcimiz kendi evinde Asvel ‘i 72-68 mağlup etmeyi başardı.
Artılar ve eksiler…
Maçın artı ve eksilerine gelmeden önce şuna değinmek gerekir ki; Anadolu Efes bu sezon ilk defa 80 sayı altında sayı attığı bir mücadeleyi kazandı. İleriyi hatta çok ileriyi hedefleyen takımlar için kötü oynadığı maçları kazanmak çok önemli bir meziyettir. Umarız ki skor olarak kazansa da sayı anlamında bugün istediğini alamayan temsilcimiz bu maçla birlikte kötü oynadığı maçlarda dahi ‘bir şekilde maçı kazanma’ alışkanlığını elde eder.
Takımın bugün oyunu almasında ana aktör diğer maçların aksine tek bir oyuncu olmadı. Micic, Larkin ve Dunston’ın 20’nin üzerinde verimlilik puanıyla karşılaşmada ortaya çıkan istatistikler de bizlere Pace-and-Space ritminin Anadolu Efes’in oyun karakteri adına ne kadar önemli olduğunu tekrar göstermiş oldu.
Takımın eksilerine göz atacak olursak; Bryant Dunston’da da yer yer olmak üzere takımın pota altı oyuncularının tıpkı Baskonia maçında olduğu gibi Size’ı yüksek oyunculara karşı ezilmesi takımın göze batan taraflarındandı. Kevarrius Hayes bulduğu 8 rebaund ve 6 blok ile özellikle savunma anlamında pota altındaki oyuncularımızı tabiri caizse dövdü. Anadolu Efes’in bu denli sert pivotlara karşı ileride nasıl bir çözüm bulacağı hepimiz için soru işareti. Takımın skor anlamında çok geride kaldığı bu karşılaşma hepimizde yer yer şüpheler bıraksa da kötü oynanan bir maçı kazanmak üst sıralara tırmanmak adına oldukça değerliydi.
Umarız ki 90 üstü skorlar ve daha akışkan oyunu ile bizleri alıştırmış olan Ergin Ataman’ın öğrencileri oyununun üzerine koyarak alışkın olduğumuz üzere tekrar üst sıralarda kalıcı olmayı başarır.
