1988 yılında Gelsenkirchen’de dünyaya gelen Mesut Özil, henüz küçük yaşta bu bölgede başladığı futbol yaşantısını Rot-Weiss Essen altyapısında sürdürdü. 2005 yılında, kariyerine Schalke 04 takımında devam etme kararı alan Mesut, kariyerinin ilk profesyonel maçlarına mavi-beyazlı formayla çıktı. Schalke 04 çatısı altında 39 maçta forma giyen yıldız oyuncu, bu müsabakalarda 1 kez ağları havalandırdı ve 6 kez de arkadaşlarına gol pası verdi. Tarihler Ocak 2008’i gösterdiğinde Mesut Özil, kariyerinde ilk kez bonservis ücreti ödenerek transfer oldu.
Yıldızı Bremen’de parladı
Almanya’nın köklü kulüplerinden Schalke 04 macerasını noktalayan Mesut Özil, ligi ikinci sırada bitiren Werder Bremen’e yarım sezonda 1 gol ve 1 asistlik katkıda bulundu. Kulüp için mutlu biten sezon ve iyi bir yaz kampının ardından, Mesut Özil’in kariyerinin ilk parlama dönemi, 2008-2009 sezonu başladı.
Bir önceki yıl sergilediği performansı mumla arasa da Werder Bremen için Şampiyonlar Ligi heyecanı başlamıştı. 6 maçlık periyot sonunda yoluna UEFA Kupası’ndan devam eden ekibin yıldızı Mesut Özil, grup aşamasında 4 asist yapmış, takımının yoluna Avrupa’da devam etmesini sağlayan Inter galibiyetinde her iki gole de katkıda bulunmuştu. Ligde takımı için işler istediği gibi gitmese de Mesut, Bundesliga’da sezonu 3 gol ve 15 asistle tamamladı ve Joachim Löw tarafından Alman milli takımına davet edildi.
Yoluna UEFA Kupası’nda devam eden Werder Bremen, başta Milan olmak üzere sırasıyla tüm rakiplerini devirerek finale yükselmeyi başardı. İstanbul’da oynanan finali kaybeden Werder Bremen’in starı Mesut Özil, profesyonel kariyerinde ilk kez Kadıköy’e ayak bastı.
2009-2010 sezonunda Mesut Özil, performansını daha da yukarı çekerek, ligi üçüncü sırada bitiren takımının en önemli hücum oyuncusu haline geldi. 46 resmi maçta 10 gol atan ve tamı tamına 29 asist yapan futbolcu, kariyerinin ilk “asist kralı” unvanına bu sezon erişti. Sezon sonunda, Güney Afrika’da düzenlenen Dünya Kupası kadrosuna davet edilen Mesut Özil, dünya üçüncülüğü apoletini boynuna asan Alman milli takımı adına 4 gole katkıda bulunmayı başarmıştı. Turnuva sonlandıktan yaklaşık 1 ay sonra, kariyerinin en büyük transferini yapma şansı ayağına geldi.
Unutulmaz Real Madrid yılları
2009-2010 sezonuna Cristiano Ronaldo, Kaka gibi yıldızları alarak giriş yapan Real Madrid, sezonu hayal kırıklığıyla noktalayınca, teknik direktörlüğe Jose Mourinho’yu getirdi. Portekizli çalıştırıcı, futbolunu çok beğendiği Mesut Özil’in transferinin gerçekleşmesi için ısrarcı oldu. Real Madrid, 17 Ağustos 2010 günü, 18 milyon euro karşılığında yıldız futbolcunun transferini bitirdi. Mesut için artık, dünyanın en büyük liglerinden birinde, tarihin en başarılı kulüplerinden birinin çatısı altında “orkestra şefi” olma macerası başlıyordu.
2010-2011 sezonunda arzu ettiği başarıların gerisinde kalan, hedeflediği noktaya ulaşamayan Madrid ekibinin belki de en büyük kazancı Mesut oldu. Eflatun-beyazlılarla 54 maça çıkan yıldız, bir önceki sezonun istatistiklerini tekrarlayarak, 10 gol ve 29 asistle sezonu noktaladı. Sezon sonunda oynanan Süper Kupa eşleşmesinde Barcelona filelerini havalandıran tecrübeli futbolcu, kariyerinde ilk kez El Clasico’da gol sevinci yaşamayı başardı.
2011-2012 sezonu, Real Madrid için rüya gibi geçti. Guardiola’nın Barcelona’sına karşı, 100 puan toplayarak ve 121 gol atarak şampiyonluğa uzanan Real Madrid, sezonun en kritik maçında rakibini Nou Camp’ta yenmeyi başarmış, Cristiano Ronaldo’nun galibiyet golünde müthiş asistin altına imzasını atan isim Mesut Özil olmuştu. Mesut, 19’u ligde olmak üzere 28 asist yaptığı sezonu, asist kralı unvanıyla noktaladı.
2012 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda da yarı final oynayan Almanya’da Mesut, yine beklentileri karşılaşamayı başardı. Aynı sezon, Real Madrid formasını son kez giyen yıldız isim, 34 gole etki etmeyi başarmıştı. Sezon sonunda Carlo Ancelotti ile yoluna devam eden Madrid ekibi, yüksek bir meblağ karşılığında gerçekleştirdiği Gareth Bale transferinin ardından, Mesut Özil’le yollarını ayırma kararı aldı.
Arsenal serüveni ve Dünya Kupası
2013-2014 sezonunda, İngiliz devi Arsenal’a imza atan Mesut Özil, ilk sezonunda kulübü adına 21 gole katkı vermeyi başarsa da, takımını şampiyonluğa taşımayı başaramadı. Real Madrid’in İtalyan teknik direktörü Carlo Ancelotti, Ocak ayında kendisine yöneltilen soru üzerine, “Mesut Özil’i göndermek bizim için bir hataydı.” yorumu yapmıştı.
Turnuvayı maç kaybetmeden tamamlayan, Brezilya karşısında 7 gollü sansasyonel bir galibiyet elde eden Almanya, yıllar sonra ilk kez kupaya ulaşmayı başardı.
Turnuva’daki her maçta ilk 11’de forma giyen Mesut Özil, kariyerinde ilk kez uluslararası alanda şampiyonluk kupasını kaldırma sevinci yaşadı.
Sezon sonunda, Brezilya’da düzenlenecek Dünya Kupası için bir kez daha Alman milli takımına çağrılan “maestro”, kariyerinin en büyük başarısını bu turnuvada elde etti.
Kendisi adına sönük geçen, diz bağlarında yaşadığı sakatlıktan dolayı çok önemli bir bölümünü kaçırdığı ve son 7 haftasında gol veya asist katkısı veremediği 2014-2015 sezonunun ardından, Mesut Özil’in “topçular” adına geleceği sorgulanmaya başlamıştı. Teknik direktör Arsene Wenger’in güvendiği yıldız isim, bir sezon sonra adeta yeniden doğdu. 2015-2016 sezonunda, ligi Leicester City’nin ardından 2. sırada bitiren Arsenal’ın ‘beyni’ Mesut Özil, attığı 6 golün yanında, 19 kez arkadaşlarını skorla buluşturarak, kariyerinin üçüncü ‘asist kralı’ apoletini boynuna asmayı başardı. Mesut, bu başarıyla, ter döktüğü 3 ligde de asist krallığına uzanma sevinci yaşamıştı.
Özil’in tam 26 gole etki ettiği 2016-2017 sezonunun ardından Arsene Wenger’le son sezonuna çıkan Arsenal, ligde rakiplerinin gerisinde kalmış, Avrupa Ligi yarı finalinde de Atletico Madrid’e boyun eğmişti. Yükselen protestolar sonrası Wenger hanedanlığına son veren ekip, takımın başına Unai Emery’yi getirdi. 1.5 yıl süren Emery macerası ve sonrasında halen görevini sürdüren Mikel Arteta yönetiminde çalışan Mesut Özil, bel ve sırt sakatlıklarının yanında, oyun yapısına uygunluk göstermediği gerekçesiyle rotasyonun dışına alındı. 2019-2020 sezonunu 1 gol ve 3 asistle tamamlayan yıldız oyuncunun lisansı, pandemi döneminin ardından, Arsenal teknik heyetinin kararıyla iptal edildi. Premier League kadrosuna alınmayan Mesut, son resmi maçına çıktığı 7 Mart 2020 gününde, West Ham karşısında galibiyet golünün servisini yapmıştı.
Profesyonel kulüp kariyeri boyunca tam 600, milli takımlar bünyesinde ise 92 resmi maça çıkan Mesut Özil, 128 gol sevinci yaşarken, 256 kez de takım arkadaşlarına gol pası verdi. Bir Dünya Kupası, bir La Liga şampiyonluğu, İspanya Kral Kupası ve 4 kez de İngiltere Federasyon Kupası şampiyonluğu kazanan tecrübeli futbolcu, 2015 yılında, Almanya’da ‘Yılın en iyi futbolcusu’ ödülünün sahibi olmuştu.
