Karşılaşmadan sonra düzenlenen basın toplantısında konuşan Terim, ilk önce tribünde bulunanlara değinerek, şunları söyledi:
“Galatasaray’ın dışarıdaki maçları seyircisiz oynanmıyor. Bu net. Temsilci ve gözlemci arkadaşlara devre arası maçtan önce ‘Burası temizlenmezse oynamak istemiyoruz.’ diyecektik. Bunun bir karşılığı nedir, karşılığı yok. 3 bin kişiyle oynadılar ceza aldılar mı? Arda cezalı çıktı. Galatasaray’ın içerideki maçları, kulüp olarak federasyona en çok saygı duyan kulüp olduğumuz için seyircili değil. Dışarıdaki maçlarımıza ise herkesi bekleriz. Herkes epeydir kapalı kaldı. O seyirciyi tatmin edebiliriz. Kendilerini tatmin etsinler bağırarak, hakaret ederek, küfür ederek…”
Fatih Terim, bu açıklamasından sonra basın mensuplarına, “Federasyonun seçimleri ne zaman, onu merak ediyorum.” dedi.
“Demek ki, Türkiye’de VAR hakemi yok”
Bu tarz maçlarda ilk golü atmanın önemine de değinen Fatih Terim, karşılaşmada yaşanan hakem kararlarıyla ilgili, “Oyuncunun elinden gelen top, daha önce Beşiktaş maçında Vida’da olmuştu. Penaltı dediğimizde öyle güzel anlattı ki neredeyse özür dileyecektik. Kendisi bugün VAR’da olmasına rağmen herhangi bir yorum yapmadı. En kritik yerde kırmızı kart gördük, bu vuruşa dirsek diyorsanız çok oyuncunun atılması lazım. Oyun oynanmaz. Adam dirseğine doğru kafa atıyor Muhammed’in. Bakınız Muhammed’e son dakikada Fenerbahçe maçında Caner’in attığı dirseğe. Kırmızı var mı, yok. Açıklama olarak şiddet yeterli değil. İstediğiniz gibi yorumlayın karar verin nasıl olsa herhangi bir şey yok. Demek ki, Türkiye’de VAR hakemi yok. İki gün önce skandal karar verip tekrar VAR hakemi oluyor Cüneyt Çakır, müthiş bir VAR hakemi!” diye konuştu.
“Mustafa’nın cezasının takip edeceğiz”
Maç 2-1’e geldikten sonra beraberliği de yakalayabileceklerini ancak sürenin yetmediğini söyleyen Terim, “Gol atsaydık da verirler miydi, emin değilim. Kendi kendimize gol atsaydık diyoruz… Ankaragücü’nün mücadelesine bir şey söylemiyorum ama bundan sonra artık ben de maçlardan sonra her hakem için yorumumu yapacağım. Mümkünse ceza yemeden makul şekilde. Hazır bekliyorlardır ‘Nereden sevk etsem’ diye. Şimdi bu örneklere bir maç ceza verildi. Mustafa’nın cezasının takip edeceğiz. Söylenecek o kadar çok şey var ki. Baya ismen, soy isim olarak söyleyeceğim. Hiç de sevmediğim iş. Otelde beklerken VAR hakemi değişti Türkiye’de. Daha yeni geçen hafta.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’de maalesef her bağıran faul alıyor”
Fatih Terim, maçın ikinci yarısında 6 dakika uzatma verilmesini de sert bir şekilde eleştirerek, şunları kaydetti:
“Allah rızası için ikinci yarı için santrayla beraber kronometreye basın. Sadece 3 dakika 1 saniye Muhammed’in kırmızısında geçti. Hayır sen, Alper’i yakın yerden çıkaramıyorsun. 30 saniye rica ediyorsun. O uzak yere gitmeye çalışıyor. 6 dakika verdi. Yatanlar, oraları söylemiyoruz. Değişiklikler var, 6 dakika veriyorsun. Tam oyun devamlılığımız yakalamışız bağırıyor ‘Sakatım’ diye. Kimsenin dokunmadığı aşikar. Türkiye’de maalesef her bağıran faul alıyor. Dizine vuruyorsunuz gözünü tutuyor. Hafif dokunuyorsunuz 4 takla atıyor. Şimdi ben ne istiyorum, penaltı, gol, korner istemedim. Doğru dakikayı tutun. Dördünüz buradasınız, 2-3 VAR’da var. 6-7 kişi bir tane doğru kararı verin. Ya dakikayı da mı tutamıyorsunuz? Geçen sene 10 dakika verdi Halil Umut Meler.”
“Kulüp nasıl anlatır bilmem ama ben anlatırım, gerekirse cezayı da yerim”
Oynadıkları kötü futbolun sadece kendilerini ilgilendireceğini anlatan Terim, “Canımız yandığında bundan sonra anlatacağız. Kulüp nasıl anlatır bilmem ama ben anlatırım, gerekirse cezayı da yerim. O zamanda öyle konuşurum, cezayı yiyecek şekilde. O tuzağa şimdilik düşmek istemiyorum. Niyetleri de bu.” şeklinde konuştu.
“Maç öncesi biz deklarasyon yayımlamaya karar vermiştik ama sonra vazgeçtik”
Cüneyt Çakır’ın VAR hakemi olmasıyla ilgili gelen soruya da Terim, şu cevabı verdi:
“Maç öncesi biz deklarasyon yayımlamaya karar vermiştik ama sonra vazgeçtik. ‘Biz çıkalım topumuzu oynayalım.’ diye. Keşke yapsaymışız o açıklamayı. Fark etmez, bizim gücümüz de inancımız da yüreğimiz de bunların altından kalkmaya yeter. Alışığız biz bunlara. Zaten birkaç haftadır enteresan kararları oluyor. İnşallah sonuncusu olur bu. Bundan sonra benim oyuncum atıldığında ‘Hakem doğru karar verdi.’ demeyeceğim. Aleyhimize bir şey verdiğinde gereken tepkiyi göstereceğim. ‘İyi yönetti.’ demeyeceğim. Herkesi ismiyle soy adıyla ben de söyleyeceğim. Sadece ismiyle değil başka yerleri de ismiyle soy ismiyle söyleyeceğim.”
