Galatasaray’dan Yaşar Kemal Uğurlu ve Hasan Kartal’a sert tepki
Galatasaray Kulübü, Süper Lig’in 27. haftasında Çaykur Rizespor ile oynanan maçı yöneten hakem Yaşar Kemal Uğurlu ile rakip kulüp başkanı Hasan Kartal’a tepki gösterdi.
Sarı-kırmızılı futbolcular Fernando Muslera ve Florin Andone’nin sakatlandığı karşılaşmayla ilgili kulüpten “Utanç Gecesi” başlığıyla yapılan açıklamada, “Maçta Fernando Muslera ve oyuncumuz Florin Andone’nin ciddi şekilde sakatlanmaları insan olan herkesi son derece üzmüştür. Yıllardır Türk futbolunun içerisinde adeta içimizden biri olan, centilmenliğiyle yediden yetmişe herkesin sevgi ve saygısını kazanmış kaptanımız Fernando Muslera’nın ayağının kırılmasıyla yaşamış olduğu acıyı, milyonlarca Galatasaray taraftarıyla birlikte ülkemizde ve dünyanın her yerindeki sporseverler kalbinde derinden hissetmiştir.” ifadeleri kullanıldı.
Bu sakatlıklar karşısında futbolun tüm paydaşlarının tek bir duyguda kenetlendiği kaydedilen açıklamada, “Rakip takım başkanının söylemleriyle takındığı tavır ve asıl görevi tarafsız, adil bir yönetimle sporcunun sağlığını korumak olan hakemlerin verdikleri kararlar Türk futbolu için utanç vericidir. Kararlarıyla maçın sonucuna doğrudan etki eden maçın orta hakemi bundan böyle bizim için bir hakem değil ‘cellat başı’dır. Diğer taraftan futbolu bir intikam alma oyunu olarak gören Çaykur Rizespor Başkanı’nın maç öncesi ve sonunda yaptığı açıklamalar, kendisinin Galatasaray camiasına duyduğu öfkeyi ve kini bir kez daha ortaya çıkartmıştır.” görüşlerine yer verildi.
Geçen sezon Rize’deki maçta da Kulüp Başkanı Hasan Kartal’ın protokol tribününde bazı ifadelerde bulunduğu belirtilen açıklamada, şöyle denildi:
“Geçtiğimiz sezonun ikinci yarısında yine Rize’de oynanan maç esnasında protokol tribününde ‘Bana silahımı getirin!’ diyen, maç sonrasında ise kameralar önünde müsabakanın hakemine yönelik ‘Silahım olsa vururdum’ ifadesini kullanan bu zat, dünkü tavırlarıyla da Galatasaray düşmanlığıyla beslendiğini bir kez daha gözler önüne sererken, nedeni anlaşılmaz bir şekilde kendi camiasını, camiamıza karşı kışkırtmış, başkanlık seviyesiyle bağdaşmayan bir kültüre sahip olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Sporun barış, dostluk ve kardeşlik ruhuna aykırı olan, söylemleriyle topluma kin ve nefret aşılayan, verdiği kasıtlı kararlarla adalet duygusunu yok eden her kim olursa olsun Türk sporundan temizlenmelidir. Bu amaçla tüm yetkili kişi ve kurumları Türk sporuna zarar verenler hakkında gereğini yapmak üzere bir kez daha göreve davet ediyoruz.”