İlker Püren’den “play-off” yorumu
İlker Püren, AA muhabirine 1. Lig play-off’ları için görüşlerini, Ankara Keçiörengücü’nde birlikte çalıştığı Barış Alper Yılmaz ile Samet Akaydın’ın performansı ile gelecek hedeflerini anlattı.
Spor Toto Süper Lig’e yükselen Samsunspor ve Çaykur Rizespor’un bu başarıyı hak ettiğini aktaran Püren, “Samsunspor ve Çaykur Rizespor’un Süper Lig’e yükselmesi sürpriz olmadı. İki takımın da oyun kültüründen bahsetmek mümkün. Devre arası da doğru hamleler yaptılar. Play-off hattındaki takımların performansına baktığımızda da hak edilen bir sıralama oldu.” dedi.
Süper Lig’den düşen takımlardan Çaykur Rizespor’un tekrar lige yükseldiğini, Göztepe’nin ise bu iddiasını sürdürdüğünü vurgulayan Püren, geçen yıl 2. Lig’de şampiyon olarak 1. Lig’e çıkan Bodrumspor, Sakaryaspor ile Pendikspor’un play-off oynayacak olmasını ise “istikrarla gelen başarı” olarak nitelendirdi.
Bu sene ligde değişen play-off sisteminin hatırlatılması üzerine 39 yaşındaki teknik adam, şöyle konuştu:
“Son 10 yılda 3. sıradaki takımlar Süper Lig’e çıkamadı. Son anda ilk 2’yi kaçırmaları motivasyon kaybı yapıyordu. Yeni play-off sistemi 3. sıradaki takıma avantaj getirecektir. Diğer takımlar finale yıpranmış bir şekilde gelecek. Bu yüzden Pendikspor’un önemli bir avantajı var. Sakaryaspor’un inanılmaz bir taraftar desteği olacaktır Eyüpspor karşısında. Eleme maçlarında psikolojik faktörler önemli olur. Eyüpspor ligin en çok topa sahip olan takımı. Sakaryaspor da daha çok kontraatakla goller atan bir takım. Eyüpspor da kadro derinliğinin hakkını veremedi hatta son anda play-off’a kalabildiler ama çok tecrübeli isimleri var. Sakaryaspor, taraftar desteğiyle coşkusunu sahaya yansıtırsa, karşınızda ne kadar yıldız oyuncular olursa olsun, oyun felsefesi ve mantığıyla ön planda olabilir.”
Göztepe’yi rakiplerinden ayıran özelliği var
İlker Püren, play-off oynayacak Göztepe’nin hisselerine sahip olan Rasmus Ankersen’in, İzmir temsilcisine önemli bir felsefe getirdiğini savundu.
Püren, Ankersen’in Danimarka’da Midtjylland Kulübünü aldığı dönemde, beraber çalıştığı menajerlik şirketiyle çok iyi analizler yaptığını ve duran topun önemini bildikleri için de taç antrenörü Thomas Grönnemark’ı takıma getirdiklerini dile getirdi.
Grönnemark’ın daha sonra Liverpool’da Jürgen Klopp’la çalıştığını, Türkiye’de birçok kulübe eğitim verdiğini hatırlatan Püren, “Tıpkı Danimarka’da olduğu gibi. Oyun felsefesini tamamen menajerlik şirketi belirledi. Takımın başına da Ekrem Dağ getirildi. Rasmus Ankersen, Göztepe’yi aldığında belirli bir proje üzerinde çalıştı. İstikrarlı yapıları, duran top üzerindeki çalışmaları onların potansiyellerini ortaya çıkardı. Göztepe’yi diğer play-off takımlarından ayıran özelliği bu olacak. Saha dizilişi olarak top rakipteyken 5-3-2 olarak oynuyorlar. Duygusal reaksiyona yer vermiyorlar, sistemden vazgeçmiyorlar. Bu da onların play-off performanslarını da etkileyecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
“Barış Alper için Fatih Terim talimat verdi”
İlker Püren, Galatasaray’ın 23 yaşındaki oyuncusu Barış Alper Yılmaz’ın Ankara Keçiörengücü’nden sarı-kırmızılı takıma transfer hikayesini de anlattı.
Barış Alper’i Ankara Demirspor’dan aldıklarını hatırlatan Püren, Galatasaray’a transfer süreciyle ilgili şunları söyledi:
“Barış, bizimle performansını artırınca ben milli takım antrenörlerinden izlemelerini tavsiye ettim. Barış’ın farklı bir fiziksel yapısı var. Barış hem kuvvetli hem de hızlı bir oyuncu. Böyle atletik yapıya sahip oyuncu sayısı Türkiye’de az. Barış Alper Yılmaz’la Ümit Milli Takım’a seçildikten sonra Galatasaray’ın yanı sıra Fenerbahçe ve Beşiktaş da ilgilendi. Ancak Fatih Terim’in ‘Bu transferi bitirin’ talimatı olduğunu biliyorum. Böylece iş hızlandı ve kulüpler anlaştı. Keçiörengücü de ekonomik olarak ciddi bir kazanç sağladı. Barış’a katkı sağlamış biri olarak bizlere de mutluluk verdi.”
Fenerbahçe’de forma giyen milli stoper Samet Akaydın’la da Ankara Keçiörengücü’nde çalışan Püren, “Barış’a olan katkım çok daha fazladır. Çünkü Barış 20 yaşında benimleydi, Samet ise 26 yaşındaydı. Samet belli süreçleri aşmıştı ve gelişimini sürdürüyordu. Çok özgüvenli bir stoper. Yüksek rakip baskısında bile topu ön bölgeye rahat aktarabiliyor. Barış, 2. Lig’de fazla oynamadan Keçiörengücü’ne transfer oldu. Antrenmanlarımıza ve taktiksel disiplinimize uyum sağlayarak çok farklı bir oyuncu yapısına dönüştü. Ümit Milli Takım’a çağrıldı daha sonra da Galatasaray’a transferi gerçekleşti.” diye konuştu.
“Yeni nesil antrenörlerin bakış açısını değiştirmesi lazım”
İlker Püren, yeni nesil antrenörlerin Avrupa futbolunu örnek aldığını ama bunun Türk futbolunun iklimine çok uyumlu olmadığını savundu.
Kariyer hedefleriyle ilgili konuşan Püren, sözlerini şöyle tamamladı:
“Yeni nesil antrenörleri olarak günümüz futboluna bakış açımızı değiştirmeliyiz. Avrupa’daki gelişmeleri çok fazla takip eden, oradaki oyun yapılarını benimseyen bir görüntü içerisindeyiz. Ancak ülkemizdeki futbolun felsefesi ve buradaki oyuncuların gelişimi farklı. Buranın şartlarına, yapısına, farklı yönetim anlayışlarına hazır olmamız gerekir. Şu andaki teknik ekibimdeki arkadaşlar Hüseyin Eroğlu’nun Altınordu’dan ayrılmasının ardından Samsunspor’a götüremediği ve Türk futboluna büyük katkı sağlamış isimler. Yeni sezona teknik ekibimle hazır durumdayım. Ben çalıştığım kulüplerde Barış Alper’in, Samet Akaydın’ın, Abdülkerim Bardakçı’nın gelişimine katkı sağladım, onlar da Cengiz’in, Çağlar’ın gelişiminde önemli rol oynadı. Böyle bir birliktelik oluşturduk. Türkiye şartlarına uygun modern bir oyun felsefesiyle çalışacağımız takımda ortaya koyacağız. Ekibimizle hazırız.”