Aykut Kocaman, karşılaşmanın ardından düzenlenen toplantısında yaptığı açıklamada, “Kazanma alışkanlığı edinmiş, son 6 hafta arka arkaya sürekli maç kazanan bir rakiple oynadık. Biz de bunun tam tersi olarak geçen sezonun çok başarılı görüntüsünün aksine son dönemlerde 7 maçını kazanamayan bir takım olarak sahaya çıktık. İki takımın kendi ortalamalarına dönme maçı olarak gözüküyordu. Kendi adımıza olumsuz gidişatı tersine çevirmek için fırsat olarak gördüğümüz bir maçtı. Trabzonspor da sıkıntılı bir kadro yapısıyla geldi, onlar da istikrarını korumak isteyecekti. İstediğini elde eden Trabzonspor oldu.” ifadelerini kullandı.
“Maç, son dönemlerdeki durumumuzun tam bir yansıması gibiydi.” diyen Kocaman şöyle konuştu:
“Maçın başında moral motivasyonun yüksekliğiyle Trabzonspor’un kontrolünde gitti. 10-15 dakikadan sonra maçı ortaya getirdik, ilk yarı Trabzonspor oyun kontrolü yönünden daha öndeydi. İkinci yarı işin şeklini değiştirmeyi başardık. Maçın sonlarına yaklaşırken, rakip kaleye daha kolay gitmeye başladık. Skoru değiştirmeyi düşündüğümüz anlarda ritim tamamen bizim yanımızdaydı, maç en kötü böyle biter derken, döneme uygun bir gol yedik. Haftanın golü olacak kadar hatırlanacak bir gol oldu. 70-80 metre mesafeyi götürüp başarılı bir şekilde gol attı. 70-80 metre mesafe oraya kadar gitmesi de savunmamız için amatörce bir davranış biçimiydi.”
Aykut Kocaman, takımın kötü gidişatının sebeplerinin sorulması üzerine ise, “Pek çok sebebi var. Bunlarla ilgili söylenecek en önemli şey, şampiyonluktan sonra doğal olarak bir doyum oluyor. Bütün sporcularda ve sporlarda doyum oluyor. Hemen arkasından gelen salgından sonraki süreçten kaynaklanan dönem, takım sayısının artması, arka arkaya maç temposu, Şampiyonlar Ligi ve bununla beraber ciddi bir yıpranma çok net bir şeklide görülüyor. Bu dönemde özellikle grubun bireysel düşünmeye başlaması, sonraki süreçte sonuçların gel-gitli olması, bir süre sonra da kazanamama haline dönüşüyor. Bunlar çok sık rastlanmamakla beraber görülen şeyler. İlk defa da Başakşehir’in başına gelmiyor. Belki çok yoğun gündeme hazır olunamadı, belki bunu da söylememek gerek ama bu sürecin yıprattığını söylemek son derece doğru olur.” şeklinde konuştu.
Kocaman, Deniz Türüç ve Junior Fernandes’in sakatlıklarıyla ilgili olarak şu ifadeleri kullandı:
“İkisinin durumuyla ilgili şu an bir şey söylemek zor. Deniz, şiddetli ağrıdan dolayı çıktı. Hava topunda rakip oyuncunun diziyle yaptığı hamleden dolayı sakatlandı, bakacağız . Fernandes için de aynı şeyi söyleyebilirim, henüz durumu net değil. Genel olarak grup davranışına inanan bir yapım vardır. Şu ana kadar bunu geliştirebilecek bir ortam var mıydı yok muydu işin başka tarafı. Sakatlıklardan yakınmanın çok doğru olduğunu düşünmüyorum. Grup davranışına inanan bir yapım var, bu taraflarını fazla düşünmüyorum. Başakşehir’de dördüncü maç oldu ligde oynadığım. Belki ilk defa grup enerjsinin beraber hareket etme duygusunun nispeten biraz daha yüksek olduğu bir maç gibi gözüktü. Bunu devam ettirmemiz gerekiyor. O zaman sakatlıkları gerekçe olarak bahsetmeden kendi gücümüze dönebiliriz.”
Aykut Kocaman, “Takımda oyuncularla ilgili radikal bir karar almayı düşünüyor musunuz?” sorusuna ise, “Bir değerlendirme yapmak gerekiyor tabii ki ama o söylediğiniz anlamda değil. Ne olduğunu anlamak gerekiyor. Uzun bir süre sonra ilk defa yaklaşık 7 günlük maç arası olacak. Olanların nedenlerini düşünerek, neler yapabileceğimizi düşüneceğiz.” yanıtını verdi.
