Çamlı, AA’ya yaptığı açıklamada, daha önce katıldıkları Kulüpler Birliği toplantısında, federasyonun işleyişini ve kurullarıyla ilgili sıkıntılar dikkate alınarak seçime gidilmesi yönünde bir görüş ortaya çıktığını anımsattı.
Federasyonun da bunu dikkate alarak 18 Temmuz tarihini belirlediğini dile getiren Çamlı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burada amaç federasyonun erken bir seçimli genel kurul kararı alması idi. 18 Temmuz tarihini Kayserispor Kulübü olarak biz yeterli buluyoruz. Bunun üzerinden kaosa götürecek konuşmalar yapmak veya işi zora sokmak için bir çaba içerisine girmenin hiç kimseye bir faydası olmayacağı kanaatindeyim. Bu hem benim şahsi görüşüm hem de yönetim kurulumun görüşü. Bu yüzden biz 18 Temmuz’da yapılacak seçimli genel kurulun Türk futboluna ve federasyonumuza hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyoruz. Kimin şampiyon olduğu veya kimin düştüğü bizi ilgilendirmiyor. Kendi konumumuz ve kulübümüzün durumu bizi çok ilgilendiriyor. O yüzden bu işe yoğunlaştık. Bundan sonraki süreçte kulübümüzü en iyi yere taşımak için yapılması gereken çalışmalara kendimizi adapte ettik. Bu konu bizim açımızdan kapanmıştır.”
“Aday olan herkese eşit mesafedeyiz”
Türkiye Futbol Federasyonu veya kulüplerin yönetilmesi çok zor olan yerler olduğunu vurgulan Çamlı, bu işe talip olan herkesi tebrik etmek gerektiğini belirtti.
Bunun büyük cesaret istediğini vurgulayan Çamlı, şunları kaydetti:
“Çok zor işler bunlar. Dışarıdan gözüktüğü gibi değil. Büyükekşi başkan aday olur olmaz, o onun kendi sorunu ama ben şahsen birçok adayın yarışacağı bir seçim olsun ve en iyi adayı delegeler seçsin ve Türk futboluna hizmet etsin istiyorum. Aday olan herkese eşit mesafedeyiz. Türk futbolu için hangisi çok daha fazla katma değer üretir, onlara bakacağız. O yönde bir karar vereceğiz ve biz Kayserispor camiası olarak o yönde bir kanaat ortaya koyacağız. Ama şunu belirtmekte fayda var, Büyükekşi geldiğinden beri aslında baktığımız zaman Türk futboluna yayın ihalesi olsun, milli takımın Avrupa Futbol Şampiyonası’ndaki durumu olsun, Trendyol’un sponsorluğu olsun, kulüplere ciddi katkılar sağladı. Her yönetimin hataları olacaktır. Bizlerin de hataları var. Büyükekşi başkan da zaman zaman hatalar yapmıştır.”
“Ben imza vermeyeceğimi ilk başta ifade ettim”
Şu anda Türk futbolunun, TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi ve TFF’nin en çok eleştirildiği noktanın MHK olduğunu kaydeden Çamlı, şunları söyledi:
“Ama ben şuna inanıyorum, burada bir kasıt asla aramıyorum. Belki bu sezon en çok, en büyük hatalar Kayserispor’a yapıldı, yöneten hakemler tarafından. Ama onların da bir insan olduğunu, her zaman hesap etmem gerekiyor. Hiç kimsenin kasıtlı olarak Kayserispor’a bir düşmanlık yaptığını düşünmüyorum. Hakem hatasıdır. Yabancı hakem dedik, işte yabancı VAR’lar geldi. Yarın onları da göreceğiz. Avrupa’daki maçları izlediğimizde, inanın bizim hakemlerden fazla hata yapıyorlar. Bize göre hata, ama onlara göre hata değil, bunlara böyle bakmak lazım. Onun için benim şahsi fikrim Türk futbolunu, Türk çocuklarının yönetmesi. Türk hakemlerinin yönetmesi. Bu konuda ısrarcıyım. Asla bir yabancı hakemin gelip de bizim iki kulübün maçında düdük çalmasını istemem. Onun için inşallah yeni seçilecek federasyon veya mevcut federasyon daha iyi hakem yetiştirme, onları daha iyi eğitme, hataları minimize etme noktasında büyük bir çabanın içerisine girerlerse buradaki sorunların çözülmeyecek bir durumu yok. Ama başta da söyledim, bu işi kaosa veya kavgaya götürmenin hiç kimseye de bir faydası yok. Tamam, imza toplanabilir, seçime götürülebilir. Kayserispor Kulübü başkanı olarak ben imza vermeyeceğimi ilk başta ifade ettim. Şimdi de ifade ediyorum. Federasyonun almış olduğu seçimli genel kurul tarihini biz kendi açımızdan da yeterli görüyoruz.”
