Mücadeleyi değerlendirerek sözlerine başlayan Uğurlu, “Maçın genelinde birbirini analiz eden iki takım vardı. Her iki takım için de 125 KM’nin üzerine çıkılan keyifli bir maç izledik. 60-70 dakikalık bölümünde oyunun kontrolü bizdeydi. Çok fazla da pozisyon girdik. Ancak Altay Bayındır çok iyi bir maç çıkardı ve skorun değişmesini engelledi. Fenerbahçe girdiği ilk pozisyonda golü buldu. Maçın genelinde de kaleyi bulan 2 şutları vardı ve 2 golle sonuçlandı. Bizim bir kurgumuz var ve bunu sahaya yansıtmaya çalışıyoruz. Oyuncularımız çok coşkulu ve verdiğimiz görevleri sonuna kadar yerine getiren güçlü oyuncular. Bu kurguyu da sahada rahatça uyguluyorlar. İyi sonuçlar almıştık ancak son 3-4 maçta, zorluk dereceleri yüksek maçlar oynadık. Trabzonspor, ve Konyaspor ile deplasmanda ve Alanyaspor ile Fenerbahçe ile içeride oynadık. Zorluk derecesi yüksek maçlardı. Hakemler adil olsaydı bu periyottan daha çok puan alabilirdik. Trabzonspor maçında küfür ettiği için rakip oyuncuyu atabilen bir hakem ve bunu yaptığı için benim oyuncumu atan bir hakem. Ayrıca ‘Benim oyuncumu neden attın’ dediğim için beni de oyundan atan bir hakem vardı. Konyaspor maçında yine verilen kararlar vardı. Bu maç çok keyifliydi, iki takım da istiyordu. Ama son pozisyonda VAR’a çağrılmıyorsa ve kendisi de bu golü verebiliyorsa, çok fazla iyi niyet aramamak gerektiğini düşünüyorum. Şunu net şekilde söyleyebilirim ki, böyle düşünen arkadaşların Kasımpaşa’yı küme düşürmeye gücü yetmez. Kuvvetli bir oyunumuz var. Buralarda olmamamız gerektiğini biliyoruz. Oynadığımız futbolla skoru almak istiyoruz ama skoru tayin edenlerin hakemler olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
“Ciddi bir oyun gücümüz var”
Takımının çok iyi futbol ortaya koyduğunun altını çizerek sözlerine devam eden Sami Uğurlu, “Ciddi bir oyun gücümüz var. Bu da net şekilde görünüyor. Zorluk derecesi ne olursa olsun, oyunun momentumunun bizde olduğu görülüyor. Zorluk derecesi önemli değil. Güçlü rakiplere rağmen oyunun kontrolünü eline alan bir Kasımpaşa var. Bu 4 maçlık periyottan önce 5 maçta 15 puan alan bir takım vardı. Eğer adaletli maç yönetilseydi biz hedeflerimizi de farklı koyardık. Takımımıza çok inanıyoruz. Toplu ve topsuz oyunu çok iyi oynuyoruz. Türkiye’de ikinci bölgeyi en iyi oynayan takım olduğumuzu düşünüyorum. 9 maçta 21 gol atan ve attığının fazlasını kaçıran bir takım var. Hücum futbolunu çok benimseyerek etkili olduğumuzu görüyoruz ama tabii ki düzeltmemiz gereken birçok şey var. Savunma anlayışı ve topsuz oyunu agresif oynamamız gerekiyor. Yaptıklarımızı skora yansıtabilseydik hedeflerimiz farklı olabilirdi. Düşme hattıyla aramızda 2 puan var. Şu andaki hedef tabii ki düşme hattının üzerinde olmak” açıklamasında bulundu.
“Rossi oyunu provoke etti”
Uzatma dakikalarında Mabil’in gördüğü kırmızı kart hakkında da konuşan Sami Uğurlu, “Mabil’in pozisyonundan önce Rossi’nin oyunun tamamında oyunu provoke ettiğini net şekilde görebilirsiniz. Hakem de buna izin verdi daha da abartılı bir hal aldı. Tabii burada oyuncumuzun yaptığını da onaylamıyoruz. Sarı kart görmesi gayet normaldi ama sonrasında gördüğü kırmızı kartta hakemin haklı olduğunu düşünüyorum. Ancak 70 dakikalık süreçte Altay topu her aldığında 1 dakika geçiyordur herhalde ama 1 kez uyarmadı. 70’ten sonra Ertuğrul topu aldığında 30 saniye geçtiğinde hemen uyarması bazı şeyleri gösteriyor. İstekli, herkesin izleyebileceği, seyir zevkinin yüksek olduğu maçlar ortaya koymak istiyoruz. Ancak bu tabii ki çok mümkün olmuyor ligimizde” dedi. Son olarak Fenerbahçe’nin golünde hakemin VAR’a gitmediğine dikkat çeken Uğurlu, “Fenerbahçe’den ismini vermeyeceğim 3-4 oyuncuyla konuştuk ve onlar da en az bizim kadar şaşkınlar neden faul verilmedi diye. Neden VAR’a gitmediğini oyuncular da çok anlamış değil. Eren de konuştu diğer rakip oyuncularla. Eren’e ‘Evet VAR’a gideceğim, bakacağım’ demiş ama sanırım VAR’dan çağrılmadığı için gitmedi hakem. Ama bu pozisyonda VAR’a çağrılmamak ve maç oynanırken, bütün stadın görmüş olduğunu görmemiş olabilirsin. Ama bu pozisyonda VAR’a çağrılmamak gerçekten akıl alır gibi değildi” diyerek sözlerini tamamladı.
