Farklı bir sistem ile oynadıklarını kaydeden Arslan, şunları söyledi:
“Maç dengede gitti. Maçın genelinde rakip cezasından biz 28 kez, Rizespor ise 10 kez topla buluşmuş. Son paslar ve son tercihlerde hep hatalı davrandık. Sonucu bitiremedik. Son 5 dakikada Sadiku’nun çıkması ile direncimiz azaldı. Hajradinoviç’e yeterli katkı gelmedi. Tarkan’ın tansiyonu düşmesi ile 101. dakikada eksik kaldık. Hem eksiktik hem kötü bir gol yedik. Rizespor için büyük bir hediyeydi.”
Baskı ile baş etmeleri gerektiğinin altını çizen Arslan, şöyle devam etti:
“Bunu başarmalıyız. Kazanan takımın öz güveni çok daha yüksek olur. Umut’un performansı çok değerliydi. ‘Umut oyundan çıkar mıydı?’ değerlendirilebilir ama Yusuf ile ikinci golü planladık. Planladığımız olmadı. Hakemimiz maçı 100. dakikaya kadar taşıdı. Hocada bugün iki takımın berabere kalmasını çok istemedi gibi. Birazda biri kazansın yani. Bazen mahalle maçlarında böyle olur. Biri kazansın yoksa maç bitmez. Yoksa sabaha kadar oynanacaktı beraber devam etseydi maç. Saygısızlık olmasın Türkiye’de bazen iş yükü çok fazla. Kesinlikle bazı kurumları şey için söylemiyorum. Dosyalar mahkemeye taşınır 1,5 senede geri gelmez. Hakem VAR’a geldiğinde inceler biter, gider geri dönersin. Yani 8 dakika uzadı. Bu oyunun soğuması açısından çok sakıncalı. Hüseyin hocanın performansı benimkinden iyi değildi.”
