TFF statü değişikliği için çalışıyor
KDK, ocak ayında TFF’den yargı organları Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu ve Tahkim Kurulunun tarafsız ve bağımsızlığını sağlayacak şekilde düzenleme yapılması yönünde tavsiyede bulundu.
Değişiklikler için 30 gün süre verilen TFF, Kamu Denetçiliği Kurumuna gönderdiği yazısında, “TFF Statüsü’nde değişiklik yapılmasına 1 Eylül 2020’de karar verildiği, ancak yeterliği çoğunluk sağlanamadığından ilgili değişikliğin görüşülemediği, ayrıca Spor Kulüpleri Yasa Tasarısı’nda da TFF’nin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’da değişiklik çalışmalarının yürütüldüğüne” yer verdi.
Yazıda Tahkim Kurulu kararlarının kesin olduğu ve hiçbir yargı merciine başvurulamayacağı belirtildi.
Kamu Denetçiliği Kurumu, Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu’nun “Tahkim Kurulu kararının hukuka aykırılığının tespiti” başvurusunu 5 Ocak 2021’de karara bağlamış ve ardından TFF’ye tavsiyede bulunmuştu.
KDK Başdenetçisi Malkoç: “Biz kamunun vicdanıyız”
Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) Başdenetçisi Şeref Malkoç, yaptığı açıklamada, sporun önemli bir alan olduğunu, çocuklar ve gençler arasında hak arama kültürünün yaygınlaştırılmasıyla toplumun refah seviyesinin de ileri taşınacağına inandığını söyledi.
Malkoç, “Satranç, futbol, basketbol, tekvando gibi herhangi bir branşla ilgilenen sporcularımıza, adalet ve hak arama konularında bir katkı verebilirsek, memnuniyet duyarız.” dedi.
KDK’nın halkın avukatlığını üstlenen, hakkaniyet ve insan haklarının arkasında olan bir kurum olduğunu dile getiren Malkoç, şunları kaydetti:
“Her alanda olduğu gibi, spor alanında da hukuk ve hakkaniyete uygunluk denetimi yapılıyor. İdareyle vatandaş arasında sorun çözücü bir kurumuz. İdarenin içine spor ve spor yöneticileri de giriyor. Türkiye Futbol Federasyonu olmak üzere spor federasyonları hakkında yapılan başvuruların değerlendirilmesi amacıyla, sporda hak ihlallerinin denetimi ve çözümüyle ilgili çalıştay yaptık. Her alanda hakkaniyet konusunda ilgileniyoruz. Belediye hizmetleri nasıl daha iyi olabilir, bakanlığın hizmetleri nasıl daha kaliteli olabilir konularında, yönetimin iyileşmesi için idareye, idarecilere danışmanlık yapıyoruz. Hem çözüm ortağı, hem de halkın avukatıyız.”
İletilen sorunların çözümü için yürütülecek çalışmalara odaklanıldığını vurgulayan Malkoç, şöyle devam etti:
“Herkesin her kurumun yaptığı katkı, Türkiye’deki refah düzeyini ve adalete olan güveni artırıyor, sonuçta hepsi ülkemiz için oluyor. Bize iletilen, sporla ilgili bir konuyu da şikayet olarak algılamak yerine böyle bir sorun var, bunu ortaklaşa çözeceğiz şeklinde bakıyoruz. Biz bir yol gösteren kurumuz, sadece spor değil, her alanda kendisini biraz güçlü hisseden, ‘Biz yaptık oldu’ diyor. Kurumumuz ise bunu engellemeye çalışıyor. Halbuki hakkaniyet, adalet, ilgili düzenlemeler var. Hukuk ve hakkaniyet konusunda bazen yasal düzenlemeler ya da ikincil hukuk düzenlemeleri de bazı şeyleri yeterince netleştiremeyebiliyor. 6328 sayılı kanunda, KDK, insan haklarına dayalı adalet ve hakkaniyet yönünden inceler diyor. Biz kamunun vicdanıyız, dolayısıyla da idareciler bizim kararlarımızı uygulamak zorunda. Bu zorunluluk hakkaniyet ve vicdani karar açısından önemli. Özellikle uymayanları Türkiye Büyük Millet Meclisine davet etmemiz, uyanlara plaket vermemiz, bu alandaki kararlara uyma oranını, Avrupa’nın ortalamasının üzerine çıkardı, bundan da memnun olduk.”
Spor alanındaki yöneticilerin aldıkları kararların denetiminin de KDK’nın görevi alanına girdiğini hatırlatan Malkoç, “Bir futbol maçında penaltı mıydı gol müydü gibi konular bizim alanın dışında ama yöneticilerin birbirileri ile ilişkileri ve hukuki konular bizim alanımızda. Bu anlamda Türkiye Futbol Federasyonu ile zamana zaman görüş ayrılığımız oluyor. Anayasamızın 59. maddesinde Tahkim Kurulu kararlarının yargı denetiminin dışında olduğunu söylüyorlar. Kendi açılarından öyle ama anayasada başka maddeler de var. Mesela anayasanın 79. maddesinde de Yüksek Seçim Kurulu düzenlenmiş ve kararlarına karşı hiçbir merciye gidilemez deniyor. Futbol Federasyonu Tahkim Kurulunun dayandığı 59. maddedeki ‘hiçbir yargı merci’ ile ‘hiçbir merci’ arasında fark var. İşte o aradaki denetimi de kamu denetçiliği kurumu yapıyor. Bizim tavsiye kararlarımıza uyacaklarını, mevzuat değişikliklerini yapacaklarını söylediler.” şeklinde görüş belirtti.